17 Nisan 2021 Cumartesi

Pembe Şehirde Gece Vakti

 

       Gözlerimi tavana diktim. Bembeyaz bir gömlekte genç bir tenin tadı gibi ılık süt kayıyor boğazımda. Seni özlüyorum. Evim, ailem şimdi kilometrelerce uzakta. Ve sen, annenin kucağında sessizce adımı sayıklıyorsun. Canım sevgilim, özlem bile nasıl mutluluk getiriyor senin aşkınla. 

    Kalabalıkları aşmak istiyorum şimdi.  Bir tezgahta pişen dosanın kokusunu içime çekip senin güzel ellerini bulmak istiyorum sokaklarda. Çocukluğunu, o çarpık dişlerini öpmek istiyorum. Erkeğim, esmer teninde kavrulmak istiyorum yeniden. 

 Neden geçmiyor günler? Bir sabaha uyanmak seninle ve Münih'in sokaklarında tartışmalara boğulmak vardı şimdi. Kitap okurken kucağımda uyuyakalmış saçlarını okşamak...Seni beynimin saraylarında kilitli tutuyorum, dostum, eşim, yoldaşım. Seni gül kokan hamamlarda öpüyor, düşüncelerini köpük köpük suda bedenime yazıyorum. 

 Hindistan'da saat üç. Pembe şehirde ışıklar kısılmıştır şimdi. Uykusuz gözlerin ve ıslak dudakların benim yazan ellerimi izliyor. Dudakların yorgun gibi çiğniyorsun saatleri. Özlem beni kızıştırırken seni bitkin bırakıyor. Bir ay bile olmayacak seni bekleyişim. İki günde, sırtına insanlığın acımasızlığı saplanmış bir boğa gibiyim ben. Sayıyorum. 14 gün, 13 gün, 12 gün... Ama mutlu ediyor bu acı beni. Çünkü özlediğim evin, ait hissettim tek yer olduğunu biliyorum. 

1 yorum:

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.